Umursamazlık: En Sessiz Kırgınlık

Yazının Giriş Tarihi: 24.11.2025 17:59
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.11.2025 18:04

Umursamazlık: En Sessiz Kırgınlık

İnsan ilişkilerini bozan şey her zaman yüksek sesle yapılan hatalar değildir.

Bazen en büyük kırgınlıklar, en derin yaralar sessizlikten gelir.

Konuşmayan bir kibir vardır ki, sesi çıkmaz ama içten içe insanı tüketir:

Umursamazlık.

Eskiden insanlar birbirine değer vermek için büyük cümlelere ihtiyaç duymazdı.

Bir selam, bir hâl hatır, bir kapı açışı bile insanın değer gördüğünü hissettirmeye yeterdi.

Bugün ise en büyük incelik, çoğu kez en basit davranışlarda bile kayboldu.

Umursamazlık, “bilmiyorum” değil;

“biliyorum ama önemsemiyorum” demektir.

İnsanı yoran da tam olarak budur.

Bir insanın varlığını hafife almak, sözünü yok saymak, emeğini görmezden gelmek…

Bunların hepsi modern çağın en sessiz ama en güçlü kibir çeşitleridir.

Ses çıkarmadığı için fark edilmez, ama kalpte bıraktığı iz çok derindir.

Kimi zaman bir mesajın cevapsız kalışı,

kimi zaman bir selamın karşılıksız oluşu,

kimi zaman da “nasılsın” demeyi çok gören bir yüz ifadesi…

Aslında hepsi aynı şeyi fısıldar:

“Sen yokmuşsun gibi davranıyorum.”

Oysa insan, yok sayıldığında en çok kendini kaybeder.

Kibrin en yıkıcı hâli, insanın kendi etrafına ördüğü görünmez duvarlardır.

O duvarlar büyüdükçe kişi aslında yalnızlaşır, ama bunu kendine bile itiraf edemez.

Çünkü umursamazlık, “güç” maskesi takar;

oysa arkasında çoğu zaman korku, eksiklik ve sevgisizlik vardır.

Değer vermek, zayıflık değil;

insan olmanın en güçlü tarafıdır.

Bir insanın gözünün içine bakıp onu önemsemek,

emeğine saygı duymak,

bir selamı eksik etmemek…

Bunlar küçük gibi görünen ama insanlık tarihinin en büyük erdemleridir.

Umursamazlık ise insanı sessizce çürütür.

Çünkü bir başkasını yok sayan, aslında kendi vicdanını da yok saymaya başlar.

Dünya hızlı, insanlar meşgul, şehirler kalabalık olabilir…

Fakat unutmayalım:

Bir insanı görmek, bir insanı duymak, bir insanı önemsemek hâlâ en büyük inceliktir.

Güzel olan hatırlanmaktır.

Değerli olan önemsenmektir.

İnsanı ayakta tutan şey ise, bir başkasının kalbinde yer bulabilmektir.

Kibir büyütmez; aksine insanı küçültür.

Umursamazlık güç gösterisi değil; sükûnet içinde işleyen bir zayıflıktır.

Ve sonunda hayat bize şunu öğretir:

Bir insanı kaybetmek bazen tek bir umursamaz bakış kadar kolaydır.

Ama bir insanı kazanmak, tek bir gönülden gelen dikkatle mümkündür.

İsmail Acar

74haber.com Köşe Yazarı

ismailacar@74haber.com

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.